Van Gölü’nün tuzlu ve sodalı sularında yaşayabilen endemik bir tür olan inci kefalinin üreme göçü, her yıl olduğu gibi bu yıl da nefes kesen görüntülere sahne oluyor. Mayıs ayının ortalarından itibaren başlayan göç süreci, balıkların tatlı su kaynaklarına ulaşmak için gösterdiği azim ve mücadeleyi gözler önüne seriyor. Yumurtlamak için Van Gölü’nü çevreleyen tatlı su akarsularına göç eden inci kefalleri, karşılarına çıkan güçlü akıntılara ve metrelerce yüksekliğindeki şelalelere karşı adeta uçarcasına zıplayarak ilerliyor. Özellikle Erciş ilçesindeki Deliçay ve Muradiye’deki Bendimahi Çayı, bu görsel şöleni izlemek isteyen doğa tutkunları ve fotoğrafçılar için önemli birer durak haline gelmiş durumda. İnci kefalinin göçü, doğanın sürekliliği ve yaşamın kararlılığına dair etkileyici bir hikâye sunarken, Van Gölü çevresinde yaşayan insanlar için de hem ekonomik hem de turistik bir değer taşıyor.
“İnci kefali ortalama 10 bin yumurta bırakıyor”
İnci kefalinin göç döneminde avlanmasının yasak olduğunu, bu süreçte hem balıkların hem de doğanın korunması adına vatandaşlardan duyarlılık beklediğini ifade eden Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, inci kefalinin bu göçünün sadece ekolojik değil, aynı zamanda kültürel bir değer taşıdığını söyledi.
Şuanda Erciş ilçesindeki balık bendinde bulunduklarını ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, “Binlerce insanın toplandığını görmüyoruz. Aslında bu balıkla gelen bir farkındalık. Binlerce insan inci kefalinin göçünü izlemek için buraya geliyor. Balığın zıplamasını, görsel şölenini izlemek için. Göç şuanda en yoğun döneminde. İnci kefali ortalama 10 bin yumurta bırakıyor. Dolayısıyla bu dönemde bir balık, bir balıktan daha fazlası” dedi.
Şükrü Akyüz – Murat Kalkan
