Zonguldak’ta 1. Uluslararası Deniz ve Lojistik Kongresi’nde konuşan Denizcilik Genel Müdür Yardımcısı Yılmaz Taşçı, Türkiye’nin deniz ticaretiyle ilgili gelişmelerine dikkat çekti. Taşçı, son yıllarda etkisini gösteren iklim değişikliğinin etkilerinin deniz taşımacılığında değişimleri başlattığının altını çizdi.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Denizcilik Fakültesi tarafından Kdz. Ereğli ilçesinde 1. Uluslararası Denizcilik ve Lojistik Kongresi düzenlendi. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunduğu kongrenin açılış konuşmasını Fakülte Dekanı ve kongre düzenleme kurulu başkanı Prof. Dr. Şaban Çelikoğlu yaptı.
Kongrede konuşan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdür Yardımcısı Yılmaz Taşçı, Türkiye’nin deniz taşımacılığındaki güncel durumunu paylaştı. Taşçı, dünya deniz ticaretindeki filonun 39,1 milyon dedveyt tona ulaştığının altını çizdi. Türkiye’nin bu bakımdan 14. sırada olduğunu ifade eden Yılmaz Taşçı, “Dünya Deniz ticaretindeki filomuz 39,1 milyon deytweyttona ulaştı. Dünyada 14. sıradayız. Bu da dünya filosunun yaklaşık yüzde 3’üne işaret ediyor. Ülkemiz dış ticaret hacminde de limanlarımızın yüzde 87’lik payda 217 limanımız başrol oynuyor. Yük miktarı 543 milyon ton. 12,4 milyon TEU konteyner elleçlemesi ve yurt dışı düzenli Ro-Ro seferleri ile 720 bin aracı 2022 yılında rakamlar olarak söyleyebiliriz. Kurvaziyer turizmi pandemi nedeniyle durmuştu. 2022’de canlanmaya başladı. 2023’te daha çok arttı. 2023 rakamları da en son Ağustos rakamları itibariyle 719 gemi ve 907 bin yolcu ziyareti gerçekleşti. Baktığımız zaman bir de bu işten kazandığımız navlunlar var. Deniz ticareti boyutunda. Bu da yine 10.8 milyar dolara ulaştı” diye konuştu.
“Küresel krizlerin deniz yolu taşımacılığında etkilerini gördük”
Pandemi süreci sonrasında Rusya-Ukrayna savaşının etkilerine dikkat çeken Yılmaz Taşçı, Panama Kanalı’ndaki kısıtlamalar ve tahıl ithalatına ilişkin şu ifadelere yer verdi:
“Son yıllarda yaşanan küresel krizler deniz yolu taşımacılığında etkilerini gördük. Özellikle pandemi, Rusya-Ukrayna savaşı. Bunun etkilerini hepimize yaşattı. Özellikle gıda krizinde ülkemiz aktif bir rol oynadı. 2022’da başlayan tahıl koridoru anlaşmasında toplam bin 4 gemiyle 32,8 milyon ton tahıl dünyaya taşındı. Türkiye’de en fazla tahıl eden ülke olarak üçüncü sırada yerini aldı. Küresel anlamda yaşanan diğer bir kriz ise belki çok gündeme gelmedi. Panama kanalındaki geçişlerde yaşanan sıkıntılar oldu. Şiddetli kuraklık sebebiyle Panama kanalında gecikmeler oldu. Su seviyeleri düştüğü için günlük gemi geçişi sayısını 36’dan 32’ye kadar düştü. Panama Kanal Otoritesi böyle bir karar aldı. Derinlik sınırlamasını biraz daha aşağıya çekti. Daha yüksek tonajlı gemilerin geçişine izin vermedi. Bu da şuna sebep oldu. Baktığımız zaman Çin’den Amerika’nın körfez kıyılarına taşınan konteynırlarda yaklaşık yüzde 36 artışa denk geldi maliyetlerde. 3 bin 600 dolar civarlarına ulaştı. Bu da nihai tüketici olarak bizleri dolaylı olarak bizleri de etkiliyor ve piyasaların artmasına sebep oluyor. Yine son yıllarda yaşanan iklim değişikliğinin etkileri deniz yolu taşımacılığında değişimleri başlattı. Bunlar bize sadece bize örnekti. Aslında baktığınız zaman gelişmeler yavaş yavaş belki başka olaylarda da ortaya çıkacak. Bunun sonucunda da gemilerde emisyon azaltımına yönelik teknolojik gelişimlerde zorluklar, alternatif yakıtların üretiminin kısıtlı oluşu tedarik sorunları ve bunların yüksek maliyeti deniz taşımacılığının önünde en büyük engel olarak karşımıza çıkıyor.”
“Türkiye çok kısa sürede dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yerini alacaktır”
Türkiye’nin jeostratejik konumunun önemine dikkat çeken Zonguldak Valisi Osman Hacıbektaşoğlu, Türkiye Yüzyılı’nda Türkiye’nin farklı bir düzlemde yoluna devam edeceğini ifade etti. Hacıbektaşoğlu, “Bugün Türkiye’nin jeostratejik konumu çok önemlidir. Günümüzde de bunun çok daha öne çıktığını görüyoruz. Lojistik konusu ve özellikle enerji yollarının enerjinin karadan, denizden, güvenli bir şekilde iletilmesi, Avrupa pazarına iletilmesinde yine aynı şekilde deniz, kara ulaşımı, tren yolu ulaşımından çok önemli bir konumdadır. Bugün Türkiye her zaman bunun farkında olmuştur ama gereğini yapabilecek konuma gelmiştir. Türkiye Yüzyılı diyoruz. Türkiye Yüzyılı’nda Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Türkiye farklı bir düzlemde yoluna devam edecektir. Türkiye’nin gelişme hedefleri, büyüme ve ihracat hedefleri gerçekleşecektir. Bugün dünyanın ilk 20 ekonomisi ama önümüzdeki yıllarda çok kısa sürede ve planlandığı şekliyle dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında yerini alacaktır” şeklinde konuştu.
“Kongremiz önemli çıktılar sağlayacak”
Deniz yolu taşımacılığının tonaj fazlalılığı ve güvenli olması sebebiyle en yüksek paya sahip olduğunun altını çizen ZBEÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, “Endüstri devriminden sonra artan ticari faaliyetler taşımacılık modları üzerindeki yükü artırmış ve artırmaya devam etmektedir. Bu taşımacılık türleri arasında hem hacim hem tonaj bakımından en yüksek paya sahip deniz yolu taşımacılığıdır. Sanayi kuruluşları için gerekli olan ham maddelerin tek seferde yüksek tonaja ve düşük maliyetle taşınması deniz taşımacılığını ön plana çıkarmaktadır. Deniz taşımacılığının diğer taşımacılık modlarıyla uyumlu bir ağa sahip olması intermodal taşımacılık yapısını desteklemektedir. Deniz taşımacılığı, deniz lojistiği, deniz işletmeciliği ve ekonomisi, liman operasyonları, enerji verimliliği, sürdürülebilirlik ve yeşil limanlar konuları üzerinde durulacaktır. Bu bakımdan denizcilikte mevcut durumların ve yeni yaklaşımların ortaya konulduğu 1. Uluslararası Denizcilik ve Lojistik Kongresi’nde kamu ve sektör temsilcileri ile akademisyenlerin bir araya getirilmesinin önemli çıktılar sağlayacağı ümit edilmektedir” ifadelerine yer verdi.
Kongre, açılış konuşmalarının ardından müzik dinletisi ile devam etti. Katılımcılar kongre boyunca görüşlerini dile getirerek tartışacak. Yerli ve yabancı davetlilerin yer aldığı kongrenin sonuç bildirgesi kamuoyu ile paylaşılacak.