Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatından yüzde 2,6 pay alan, su ürünleri sektöründe Türkiye birincisi olan Muğla 2022 yılında 1 milyar 14 milyon dolara ulaşan ihracatını, 2026 yılı sonunda 2 milyar dolara taşımayı hedefliyor.
Ege İhracatçı Birlikleri ve Ekonomi Gazetesi iş birliğinde, Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ev sahipliğinde düzenlenen Ege İhracat Buluşmaları Muğla Toplantısı’nda konuşan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Türkiye’nin 4 Eylül 2023 tarihinde açılanan 2023-26 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Programa kilitlendiğini, 2026 yılı sonunda Türkiye’nin 302,2 milyar dolar ihracat hedeflediğini, OVP’deki ihracat hedefine Muğla’nın 2 milyar dolarlık katkı sağlayabilecek potansiyele sahip olduğunu dile getirdi.
“Muğla’nın verdiği dış ticaret fazlası çok daha kıymetli”
“Ege İhracat Buluşmaları” ismini verdikleri toplantılarda, ihracatçı firmalarla bir araya geldikleri gibi ihracata başlamak isteyen firmaları bilgilendirdiklerini ve yüreklendirdiklerini paylaşan Eskinazi, “Her zaman söylüyorum, gerek tarım, gerek sanayi, gerekse madencilik sektöründe üretim yapan firmalarımızın üretimlerinin en az yarısını ihraç edecek yetkinliğe ulaşması ana hedefimiz. Muğla, 2 milyon 50 bin dekar tarım alanında, 30 bine yaklaşan üreticisiyle, 3 milyon 65 bin ton bitkisel üretim, 378 bin ton süt üretimi, 170 bin ton su ürünleri ve 6 bin 578 ton bal üretimi gerçekleştiriyor. 2021 yılında 775 milyon dolar ihracat yapan Muğla, 2022 yılı sonunda TÜİK verilerine göre; Muğla 1 milyar 14 milyon dolarlık ihracatla hedefini tutturdu hatta aştı. 2022 yılında Muğla’mızın ithalatı ise 393 milyon dolarda kaldı. Muğla’nın ihracatının ithalatını karşılama oranı yüzde 258 oldu. Bir başka ifadeyle Muğla yaptığı her 100 dolarlık ithalat için 258 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi ve 621 milyon dolar dış ticaret fazlası verdi. Ülkemizin 2022 yılında 110 milyar dolar dış ticaret açığı verdiğini düşündüğümüzde Muğla’nın verdiği dış ticaret fazlası çok daha kıymetli” şeklinde konuştu.
“Muğla’nın tarım ürünleri ihracatı 896 milyon dolara ulaştı”
2022 yılında Muğla’nın ihracatında tarım ürünlerinin payının 896 milyon dolara ulaştığı bilgisini veren Eskinazi şöyle devam etti:
“Muğla Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatından yüzde 2,6 pay aldı. Burada lokomotif 803,9 milyon dolarla su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörümüz oldu. Bu sektörümüz Muğla’nın ihracatının yüzde 79’unu tek başına yaptı. Su ürünleri ihracatımıza iller bazında baktığımızda Muğla Türkiye birincisi. Muğla’dan tarım sektörlerinde ikinci basamakta 35,4 milyon dolarlık tutarla yaş meyve sebze sektörümüz var. Muğla’nın yaş meyve sebze ihracatının kalıntısız ve kaliteli olması için yıllardır narenciye üreticilerimize Akdeniz meyve sineği tuzağı desteği veriyoruz. Muğla’dan tarım ürünleri ihracatında üçüncü sırada 26 milyon dolarlık döviz getirisiyle hububat bakliyat ve yağlı tohumlar sektörümüz yer aldı. Zeytin ve zeytinyağı, meyve sebze mamulleri ve odundışı orman ürünleri sektörleri de Muğla’nın ihracatına katkı koydular. Muğla’nın 2023 yılında tarım ürünleri ihracatının 1 milyar doları aşacağına inanıyorum.”
“İhracat hedefini tutturmak için ihracatçılara can suyu gerekiyor”
Türkiye’nin OVP’deki 302,2 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşacağına olan inancını paylaşan Eskinazi, “Bu potansiyeli harekete geçirmek için gerek tarım, gerek sanayi, gerekse madencilik sektörlerinde faaliyet gösteren ihracatçılarımıza can suyu gerekiyor. İhracatçılarımızın yüksek enflasyona ezdirilmemesi şart. Son yıllarda uygulanan düşük kur-düşük faiz politikası Türk ihracatçısının rekabetçiliğini olumsuz etkiledi. Döviz kurlarındaki değişimin enflasyona uygun, ülke döviz rezervimizi dikkate alan ve ihracat beklentilerini destekleyici olmasını temenni ediyoruz” dedi.
İhracatçılara Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından kullandırılan reeskont kredilerinde faizin peşin tahsil edilmesi nedeniyle yüzde 30 olan kredi faizini yüzde 48’lerin üzerine çıktığını dillendiren Eskinazi, bu durumda reeskont kredi faizinin piyasa faizine yükseldiğini ve ihracatı destekleme amacından uzaklaştığını ifade etti.
“İhracatçılarımızın dövizi bankalardadır”
Sembolik tutardaki döviz varlığının (Bugünkü kurlarla 360 bin dolar), Türk Lirası kredi kullanımına engel olduğunu ve bu yasağın kaldırılması gerektiğini savunan Eskinazi, “İhracatçılarımızın dövizi bankalardadır ve Merkez Bankası bu dövizleri Zorunlu Karşılık ya da swap yoluyla fiilen kullanmaktadır. Ayrıca ihracat gelirlerinin yüzde 40’ının TCMB’na bozdurulması uygulamasından vazgeçilmelidir. Merkez Bankası tarafından ihracatçıya verilen döviz dönüşüm desteği çerçevesinde 2 puanlık farkı 5 puana çıkarıldığında bu kriz ortamında bir nebze nefes aldırır. İhracatçıları zor durumda bırakan finansman gider kısıtlamasının da kaldırılmasını talep ediyoruz. İhracatçılar olarak bir diğer beklentimiz, ihracatçılarımız için getirilen 5 puanlık Kurumlar Vergisi indiriminin Ticaret Bakanlığı’nın statü verdiği aracı ihracatçı şirketler üzerinden ihracat yapan imalatçı ihracatçılara da sağlanmasıdır. Ticaret Bakanlığı tarafından ihracatçılarımıza sağlanan devlet yardımlarının da 2018 öncesindeki gibi döviz olarak kullandırılmasını istiyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.