Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, “Terör örgütü PKK ile farklı coğrafyalarda ve isimler altında faaliyet gösteren tüm uzantıları silahlarını bırakmalı, süreci sabote edebilecek sözlü ve eylemsel her türlü provokasyondan uzak durulmalıdır” dedi.
Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu ile gittiği Malatya’da, 2’nci Ordu Komutanlığını ziyaret ederek inceleme ve denetlemelerde bulundu. 2’nci Ordu Komutanlığına bağlı birlik komutanlarının da katılımıyla video telekonferans toplantısı gerçekleştiren Bakan Yaşar Güler, devam eden faaliyetlere ilişkin bilgi alarak yapılacak çalışmalara ilişkin talimatlar verdi. Bakan Yaşar Güler, birlik komutanlarına hitaben yaptığı konuşmada ise şunları söyledi:
“Bugün Sayın Genelkurmay Başkanımız ve Kuvvet Komutanlarımızla birlikte sizlerle bir arada bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum. Bölgemizde ve dünyada her geçen gün risk ve tehditlerin arttığı hassas bir süreçten geçiyoruz. Şüphesiz böylesine kritik bir ortamda, bu çok yönlü tehdit ve tehlikelere karşı daima güçlü ve uyanık bulunmak zorundayız. Bu bağlamda Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri olarak ülkemizin bekası, asil milletimizin güvenliği ve huzuru için Cumhuriyet tarihimizin en kapsamlı, en yoğun ve en etkin faaliyetlerini icra ediyoruz.”
Terör tehdidini ülkemizin gündeminden uzaklaştırdık
Yurt içinde ve sınır ötesinde terörle mücadelede büyük başarılar elde ettiklerini vurgulayan Güler, “Sınırlarımızın güvenliğini en üst düzeyde sağlarken terör tehdidini de ülkemizin gündeminden uzaklaştırdık. Öyle ki terör örgütü artık silah bırakma noktasına gelmiş durumdadır. Bu büyük ve tarihî başarıya; devletimizin kararlı tutumu ile sizlerin yılmaz iradesi ve samimi gayretleri ile ulaştık. ‘Terörsüz Türkiye’ hedefimize doğru ilerlememizde şüphesiz, en büyük pay millî ve manevi değerlerimiz uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimiz ile onların fedakâr ve cefakâr ailelerine aittir. Bu vesileyle aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize sağlık ve esenlikler diliyor, kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımızı sunuyorum” diye konuştu.
Güler, Türk Silahlı Kuvvetlerinin tüm seçkin personeline kahraman jandarma ve polis teşkilatına, gözü pek güvenlik korucularına Türkiye birliği ve dirliği için gösterdikleri gayret için teşekkür etti.
Terör örgütü, fesih kararını biran önce hayata geçirmeli
Alınan fesih kararı, vakit kaybetmeden bir an önce hayata geçirilmenin önemine dikkat çeken Güler, “Terör örgütü PKK ile farklı coğrafyalarda ve isimler altında faaliyet gösteren tüm uzantıları silahlarını bırakmalı, süreci sabote edebilecek sözlü ve eylemsel her türlü provokasyondan uzak durulmalıdır. Bu süreçte Türk Silahlı Kuvvetleri olarak meydana gelebilecek her türlü gelişme karşısında ülkemizin hak ve menfaatlerini en üst seviyede sağlamaya devam edeceğimizden de hiç kimsenin şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı.
Güler, aziz topraklarda etnik kökeni ve inancı ne olursa olsun tüm vatandaşların ailelerine, şehirlerine ve en önemlisi vatanlarına duydukları sevgi ve sadakat yadsınamaz bir gerçek olduğunu bu bağlılık asil milletin asırlardır taşıdığı ortak bir değer olduğunu ve hiçbir yapay gündem veya dış etki bu sarsılmaz bağı koparamayacağını altını çizdi. Güler, hep birlikte, sevgi, saygı, hoşgörü ve uzlaşma ortamı içinde üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun olmadığını belirtti.
Güvenlik, barış ve istikrar için kritik görevler icra ediyoruz
Terörle mücadele ve hudutlardaki görevlerimizle eş zamanlı olarak Mavi ve Gök vatandaki hak ve menfaatleri de tavizsiz bir şekilde koruduklarına ifade eden Güler, “Aynı şekilde pek çok coğrafyada uluslararası güvenlik, barış ve istikrar için kritik görevler icra ediyoruz. Bugün Kafkaslar’dan Karadeniz’e, Orta Doğu’dan Afrika’ya, Balkanlar’dan Akdeniz’e kadar birçok coğrafyada barış ve istikrarın tesisine yönelik önemli inisiyatifler üstleniyoruz. Şanlı tarihimizden aldığımız ilham ve stratejik bakış açımızla icra ettiğimiz tüm bu faaliyetlerimiz, ülkemizin; uluslararası alandaki görünürlüğünü ve küresel güvenlik mimarisinin vazgeçilmez üyesi olarak etkinliğini daha da artırmaktadır” açıklamalarında bulundu.
Ordunun hem de Türkiye’nin gücüne güç katan yerli ve millî savunma sanayinin, her geçen gün daha da geliştirerek bu alanda mukayeseli üstünlüğe sahip olmak için yoğun bir gayret gösterdiklerini işaret eden Güler, “Şunu gönül rahatlığıyla ve büyük bir gururla ifade etmeliyim ki Türkiye, bu alanda son yıllarda yaptığı kapsamlı yatırımlarla artık dünyada yükselen bir marka hâline gelmiştir. Elde ettiğimiz başarı ve kazanımlardan da anlaşılacağı üzere ülkemizin savunma ve güvenliğini en güçlü şekilde sağlamak için var gücümüzle çalışıyor, ‘Türkiye Yüzyılı’ hedeflerimize emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.
Her türlü olumsuzluğa ve senaryoya karşı hazırlıklıyız
Coğrafya, tarihin her döneminde stratejik öneme sahip olduğu gibi bugün de aynı şekilde tüm kritik gelişmelerin merkezinde yer aldığını belirten Güler,” Bu durum ülkemize büyük avantajlar sağlamakla beraber, çok boyutlu risk ve tehditlerin daima yanı başımızda ortaya çıkmasına da sebep olmaktadır. Özellikle son günlerde meydana gelişmeler şu gerçeği bir kez daha göstermiştir ki tehditler karşısında proaktif bir güvenlik politikası izlemek, oluşabilecek risk ve tehditleri meydana gelmeden önlemek bizim için olmazsa olmazdır. Nitekim İsrail’in Gazze’den başlayıp Lübnan’a yaydığı, şimdi de komşumuz İran’a yönelik gerçekleştirdiği hukuksuz saldırılar, bölgemizi daha büyük bir kaosa sürükleme riskini beraberinde getirmektedir. Millî Savunma Bakanlığı olarak söz konusu kaotik gelişmeler karşısında daima uyanık ve teyakkuzda hareket ediyor, gerekli tüm tedbirleri alıyoruz. Her türlü olumsuzluğa ve senaryoya karşı hazırlıklıyız ve hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Asil milletimize karşı sorumluluklarımızı biliyoruz” ifadelerini kullandı.