İyi huylu prostat büyümesi, erkeklerin büyük bir kısmında görülen yaygın sağlık sorunları arasında yer alıyor. Erkeklerde sık görülen prostat hastalığının genellikle ‘iyi huylu prostat büyümesi’ olduğuna dikkat çeken Medicana Sağlık Grubu Üroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Umut Gönülalan, ihmal edilen prostat büyümesinin yaşam kalitesini düşürdüğüne dikkat çekti.
İyi huylu prostat büyümesinin, prostatın erkeklerde yaşa bağlı olarak ortaya çıkan bir tablo olduğunu söyleyen Medicana Konya Hastanesi Üroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Umut Gönülalan, her prostat büyümesinin kanserle ilişkisi olmadığını ama benzer semptomlar görüldüğü için mutlaka üroloji uzmanına danışılması gerektiğini vurguladı.
Tüm prostat büyümeleri, kanseri göstermez
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre prostat kanseri erkeklerde en sık görülen ikinci kanser türü olarak biliniyor. Cinsiyetin bile bu konuda tek başına bir etken olduğunu belirten Prof. Dr. Umut Gönülalan, “Erkeklerde üremeyi sağlayan hücrelere destek niteliğinde sıvı üreten prostat, aynı zamanda erkeklerde en sık görülen kanserlerden birine de yol açıyor. Günümüzde gelişen teknoloji sayesinde, 20’li yaşlardan itibaren büyümeye başlayan prostatın neden olduğu sorunlar, ameliyata gerek kalmadan tedavi ediliyor. Prostat büyümesi sonucu olarak ortaya çıkabilen; idrar yapmada zorlanma, idrar akışında zayıflık ya da sıklıkla idrara çıkma, ani sıkışma gibi şikayetler yeni yöntemlerle tedavi ediliyor” dedi.
“En önemli risk aile öyküsünde gizli”
Kötü huylu olan büyümenin ise her 6 erkekten birinde görüldüğünün altını çizen Prof. Dr. Umut Gönülalan, bu kanser türünün daha yavaş seyretmesi dolayısıyla ‘daha iyimser’ bir kanser olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Umut Gönülalan, prostat kanserinin tetikleyici olduğu özelliklerle ilgili ise şunları söyledi: “Erkek olmak başlı başına bir faktör; erkeklik hormonu yani testosteron salgılandığı sürece bir risk vardır. Bunun dışında en büyük tetikleyicilerden birisi de obezite. Erkeklerde göbek yağ dokusu, hormonal dengeyi bozar ve bu bozulma, kanser riskini artırır. Diğer bir faktör ise özellikle yağlı beslenmenin yoğun olduğu yağlı diyetlerdir. Ancak en önemli risk aile öyküsünde gizli. Özellikle ailede birinci derece erkek akrabalarda kötü huylu öyküye sahip kişiler varsa, kişinin de prostat kanseri riski çok yüksektir. Bunun için aile öyküsünde böyle bir geçmiş olan kişilerin hiçbir şikayeti olmasa dahi 40 yaşından itibaren rutin kontrol yaptırması gerekir.”
“Sinsi olduğu için tehlikeli: Tarama şart”
Her ne kadar yavaş ilerleyen bir kanser türü olsa da sinsi olması, dolayısıyla kendini belli etmeyen bir kanser olan prostat kanserine karşı uyaran Prof. Dr. Umut Gönülalan, bir sorun üzerine gelen hastaların çoğunda iyi huylu prostat büyümesi görüldüğünün; kanser olan büyümede ise çoğu kez şikayet olmadan ve belirti göstermeden rastlanıldığının altını çizdi. Bu nedenle aile öyküsünde prostat ameliyatı ya da prostat kanseri bulunmayan erkek hastalara da 45-50 yaşlarından itibaren tarama önerisini yineleyen Prof. Dr. Umut Gönülalan, “Kanser ve iyi huylu büyüme arasındaki fark vardır. Prostat kanserlerinin yüzde 70’inde hiçbir şikayet olmaz. Yani uzmana başvuran hastaların prostatlarında genellikle iyi huylu bir büyüme olur. Kanser sadece taramalarla ya da çok ileri evreye geldiyse o şekilde kendini belli eder” şeklinde konuştu.
Yeni yöntemlerle günlük hayata daha kolay adaptasyon
50 yaşın üstündeki erkeklerde en sık görülen prostat hastalığının, ‘iyi huylu prostat büyümesi’ olduğunu belirten Prof. Dr. Umut Gönülalan, ilaçla tedavi yönteminden fayda göremeyen hastalar için ameliyat planladıklarını söyledi. Prof. Dr. Umut Gönülalan, iyi huylu prostat büyümesinde var olan operasyonlara, teknolojideki gelişmelerle birlikte ‘kapalı ameliyat’ tekniklerinin de eklendiğini ifade ederek, “Uzun yıllardır yapılan açık prostat ameliyatı ve kamera eşliğinde TUR-P ameliyatları olumlu sonuçlar veren ameliyatlardır. Üroloji branşı teknolojik gelişmelere çok açık bir branş ve prostatta son dönemlerde iki farklı kapalı ameliyat tipi daha gelişti. Kamera eşliğinde lazerle prostatın çıkarılması ve yüksek ısıda su buharı enjeksiyonuyla yapılan rezum tedavisi de yöntemler arasında yer almaktadır” ifadelerini kullandı.