Antalya’nın Akseki ilçesindeki 15 haneli Sarıhacılar Mahallesi, 800 yıllık tarihiyle dikkat çekiyor. 50 nüfusa sahip köyü yılın ilk 6 ayında yaklaşık 50 bin yabancı turist ziyaret etti. Tarihi dokusu ve İpek Yolu üzerindeki konumuyla öne çıkan köy 300-400 yıllık düğmeli evleri, tarihi camisi ve göç yolu, sarnıçlarıyla ziyaretçileri geçmişe götüren eşsiz bir miras sunuyor.
Birçoğu zamanla yıkılan tarihi evler, son yıllarda birer birer restore edilerek yeniden ayağa kaldırılıyor. Yerel halkın çabalarına Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın maddi destekleri de eklenince Sarıhacılar’daki restorasyon çalışmalarının sonucu köyün ziyaretçileri her geçen gün artmaya başladı.
Turizm rehberi Gürbüz Uçar, Geçmişte Konya ve Antalya arasındaki tarihi kervan yolları üzerinde önemli bir mola yeri olan Sarıhacılar köyü, yörenin sivil konut mimarisinin özgün örneklerinden olan düğmeli evler ve eski konaklar, geçmişin görkemini yansıtan birer kültür mirası niteliğinde olduğunu söyledi.
“Sarıhacılar büyük rağbet görüyor”
Antalya bölgesine tatile gelip rotanın dışına çıkmak isteyen turistler için turlar düzenlediklerini söyleyen Uçar, “Daha çok bu bölgede düğmeli evler olarak tanınan mimari yapıyı tanıtıyoruz. Kültürümüzü, doğamızı tanıtıyoruz. Makyajsız Türkiye görmek isteyen turistler için güzel bir imkân sunuyoruz. Sarıhacılar köyü her geçen gün büyük rağbet görüyor. Bu da turistlerimiz tarafından bu bölgeyi tanımak bu bölgenin insanını tanımak, sohbet etmek, ağacın altında bir çay içmek gerçekten güzel bir atmosfer oluşturuyor. İnsanlar Sarıhacılar köyünden çok memnun ayrılıyorlar ve bu bölge turistler üzerinde gerçekten büyük bir etki bırakıyor diyebilirim” dedi.
“Ahşap oymacılığın en güzel örnekleri burada”
Tarihi İpek Yolu’nun üzerinde kurulmuş köyün ahşap oymacılığının en güzel örneklerinden birini barındıran 600 yıllık camisinin tarihi geçmişe ışık tuttuğunu dikkat çeken Uçar, “Özellikle tarihi Sarıhacılar köyünde tarihi İpek Yolu ve 600 yıllık caminin bulunması bizi buraya yönlendiren ana nedenlerden bir tanesi oldu. Tabi ki köy içinde mimari yapı, bazı evlerin gerçekten çok güzel restore edilmiş olması, o aranılan otel atmosferinin dışında aranan ortamı sunuyor olması bizim için buraya uğramamız için çok iyi bir sebep oldu diyebilirim” ifadelerini kullandı Uçar, şöyle devam etti:
“Caminin restorasyonu güzel olmuş, fakat içi boş”
“600 yıllık tarihi caminin restorasyonunun gerçekten çok güzel yapılmış. Restorasyon çalışmalarında götürülen camiye ait eserler yerine konmamış. Yine 1800’lü yıllardan kalan dökümden yapılan, gaz lambası ve mumların istenilen yüksekliğe göre elle ayarlanabilen caminin tarihi avizesinin, bir nevi asansörlü sistemle yapılan eserleri buraya tekrar gelen turistler bizlere soruyor. Turistler bu konuda bizlerden bilgi almak istiyorlar. Buraya daha önce gelen turistler özellikle bildikleri için bunları soruyorlar. Biz turistlere camide bulunan eski eserleri varmış gibi anlatıyoruz. İnşallah devlet yetkililerimiz tarafından en kısa sürede yerlerine konur. Çünkü caminin içi bomboş” dedi.
“Bölgeye 20 yıldır geliyoruz. En fazla Almanlar rağbet ediyor”
Bu bölgeye yaklaşık 20 yıldır turist getirdiklerine dikkat çeken turizm rehberi Uçar, “20 yıldan bu yana burası çok beğenilen bir turizm destinasyonu. Son yıllarda burası daha popüler oldu. Daha önce gelen turistler tekrar Sarıhacılar köyüne gelmek istiyorlar. Tekrar aynı atmosferi yaşamak istiyorlar. Tabii ki Antalya’ya 30’dan fazla ülkeden turist geliyor. Ama daha çok Almanya’dan ve Almanca konuşan ülkeden gelenler daha fazla rağbet ediyor” diye konuştu.
Almanya’dan ziyarete gelen Matthıas Dressler, “Eşim Simone Dressler ile Akdeniz kıyısında Kumköy’de tatilimi geçiriyorum. Tura katıldık. Türkiye’nin tanımadığımız bilmediğimiz tarihini ve kültürünü tanımak için geldik. Rehberimiz bize her şeyi güzel açıkladı. Daha önce 25 yıl kadar önce ailemle birlikte Türkiye’ye gelmiştim. Uzun yıllar sonra yeniden bu yıl yine eşimle birlikte geldim. Gerçekten Türk misafirperverliğini çok sevdik. Bölgeye ilk defa bir tur aracılığı ile geldik. Buralardan gerçekten o kadar çok etkilendik anlatamam. Görülmeye değer bir yer. İnsanların dağların arkasında iç bölgelerde nasıl yaşadıklarını, neler yaptıklarını, nasıl bir mimari sistem kurduklarını gördük. Gerçekten Sarıhacılar muhteşem bir yer. İyi ki gelmişiz. Almanya’ya dönünce buranın görülmesi gereken ne kadar muhteşem bir yer olduğunu dostlarıma anlatacağım” dedi.
Sarıhacılar köyünde düğmeli evleri restore ederek turizm hareketliliğini başlatan turizmci Mustafa Kavasoğlu, turizm hareketine 2015 yılında başladıklarını söyleyerek, “İlk etapta müzemizi ve bir restoran, daha sonra küçük bir butik otel açtık. Buradaki yatırımlarımız Kültür ve Turizm Bakanlığının işletme belgesine sahip yasal olarak faaliyetini gösteren tesislerimiz mevcuttur” ifadelerine yer verdi.
“Türkiye’de kültürel dokusunu muhafaza etmiş bölgelerin başında gelen bir yer”
Sarıhacılar köyü her geçen yıl üstüne koyarak tanınma, bilinirliliği artan bir yer olduğunu dikkat çeken Kavasoğu, “Bu yıl bugüne kadar 50 bin yabancı misafir ağırladık. Bunu rahat rahat söyleyebilirim. Yerlilerden de bu yıl ciddi ziyaretçi akınına uğradık. Özellikle ilkbaharda Türkiye’nin otobüslerle turlarla sayıları en az 40 binin üzerinde insan gelerek köyümüzü ziyaret etti. En çok yabancı turist ise Almanya’dan gelmekte. Daha sonrasında Polonya ve Ruslar geliyor. Bilinirliliğimiz yıllar geçtikçe artıyor. Sarıhacılar Türkiye’de özellikle kültürel dokusunu muhafaza etmiş bölgelerin bence başında gelen bir yer. Burası dokusunu tamamen korumuş bakir bir bölge. Köyümüzde koruma amaçlı imar planı yapıldı. Askıdan düştü. Belki de burası hiç bir şey yapılmayan sakin köylerden birisi olacak. Burası şu anda kültürel dokusunu hiç bozmamış bir köy. İnşallah burası dokuyu bozacak imar hareketlerinin ve başka yapı tarzının olmasını istemeyiz. Çünkü burası çok özellikli bir köy. Söylediğim gibi insanların her geçen gün rağbet ettiği ve bundan sonra da daha ciddi bir ziyaretçi sayısına ulaşacağını biliyoruz. Köyümüze bütün dünyadan insanlar artık buraya gelerek ziyaret edip, kültürümüzü, Türk kültürünü öğrenip bilgi sahibi olacak” diye konuştu. Kavasoğlu, şöyle devam etti.
“Türkiye’de Sarıhacılardan başka beton yapı olmayan yer var mıdır”
Sarıhacıların en büyük özelliklerinden birinin de beton yapı olmayan bir köy olduğunun altını çizen Kavasoğlu, “Bizim köyümüz gibi hiç beton yapı olmayan sanırım Türkiye’de başka bir yer var mıdır bilmiyorum. Ama burada hiçbir beton yapı yok. Burası tamamıyla geleneksel düğmeli ev diye bilinen geleneksel tarzda yapılmış evlerden oluşuyor. Ayakta 35 civarında evimiz var. Mevcutları koruduk, restore ettik. Türkiye’de Sarıhacılar iyi bir destinasyon oldu. Artık İnsanlar tura gideceği zaman bu bölgeyi, düğmeli evleri Sarıhacıları inceliyor ve buraya geliyor. Bunu biz bu yıl gördük” şeklinde konuştu.
Ayşe Çatlı
