Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulunun 4. Toplantısı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde yapıldı.
Toplantıya bakan yardımcıları, Cumhurbaşkanlığına bağlı, ilgili ve ilişkili kurum, kuruluşların başkan ve başkan yardımcıları ile kamu kurumlarıyla bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.
Toplantıda kamu diplomasisi alanında paydaş kurum ve kuruluşları ile işbirliği alanında yapılan çalışmalar, 2021 yılında ilan edilen Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planında yer alan faaliyetlerin takibine ilişkin oluşturulan Kamu Diplomasisi İzleme Sistemi (KADİZ) kapsamında gelinen nokta ve yol haritası değerlendirildi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, toplantının açılışında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kamu diplomasisi ve stratejik iletişimin, devletin ana stratejik yaklaşımlarından biri olması için ciddi bir gayret ortaya koyduğunu, önemli hamlelerin gerçekleştirilmesine imkan sağladığını belirtti.
Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulunun bu anlamda kamu diplomasisinin kurumsallaşması ve devletin bütün kademelerinde etkin bir şekilde uygulanabilmesi için bir çatı kuruluş olarak hayata geçtiğini hatırlatan Altun, kurulun, kamu diplomasisi faaliyetlerinin daha sistematik bir şekilde hayata geçirilmesi, bütün kurum ve kuruluşların işbirliği içerisinde hareket etmesi noktasında önemli olduğunun altını çizdi.
Kamu diplomasisi çalışmalarının hedefinin “Türkiye markasını güçlendirmek” olduğunu dile getiren Altun, “Elbette, Türkiye markasını güçlendirmek birinci hedefimiz. Bu hedef doğrultusunda kamu diplomasisi çalışmalarımız her şeyden önce doğru ve etkin enformasyon sağlamak, iletişimi stratejik bir akılla gerçekleştirmek ve ülkemizin sahip olduğu akıllı güç potansiyelini en üst düzeyde kullanmak üzere hayata geçirilmeye çalışılmaktadır. Bu anlamda Türkiye’nin uluslararası itibarını güçlendirmek, Türkiye aleyhine sistematik bir şekilde sürdürülmeye çalışılan kara propaganda ve dezenformasyon kampanyalarına karşı güçlü şekilde, etkili iletişim yol ve yöntemleriyle karşı stratejiler üretmek ve bu bağlamda da bir bütün olarak Türkiye Cumhuriyeti devletinin menfaatlerini gözetmek bizim en temel hedefimizdir” dedi.
Türkiye’yi ilgilendiren uluslararası ve bölgesel sorunlara ilişkin de Türkiye’nin perspektifini bütün dünyaya en net, açık, şeffaf şekilde aktarmanın kamu diplomasisi faaliyetlerinin en önemli ayaklarından olduğunu vurgulayan Altun, “Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye’nin yürüttüğü dış politika perspektifinin önemli ayağı olan küresel barış ve istikrara katkı sunma vizyonunu da içerecek şekilde kamu diplomasisi faaliyetlerimiz geniş bir zeminde sürdürülmektedir” diye konuştu.
“Kamu diplomasisi faaliyetleri devletin stratejik hamlelerden birine dönüştü”
Türkiye’nin kültür, sanat, spor, ticaret, bilim gibi pek çok alanda elinde bulundurduğu güç potansiyelini ortaya çıkarmak, gücünü artırmak ve değerleri tanıtmanın da kamu diplomasisi yaklaşımının merkezinde yer aldığını dile getiren Altun, kamu diplomasisi alanında üstlendikleri en önemli görevlerden birinin kamu diplomasisi faaliyetlerinin koordinasyonunu sağlamak olduğunu kaydetti.
Altun, kurulun Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın genelgesiyle hayata geçtiğini, devletin bünyesinde uzun süredir var olan kamu diplomasisi müktesebatını bir koordinasyon içerisinde etkin bir stratejiyle yürütmek üzere teşekkül edildiğini hatırlattı.
Kamu diplomasisi faaliyetlerinin atılan adımlarla devletin stratejik hamlelerden birine dönüştüğünü vurgulayan Altun, Türkiye’nin kamu diplomasisi faaliyetlerinin daha etkin ve verimli bir şekilde sürdürülmesi için Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planını ve Kamu Diplomasisi İzleme Sistemini (KADİZ) içeren Kamu Diplomasisi Koordinasyon Sistemini (KADİS) oluşturduklarını hatırlattı.
“Koordinasyonun güçlendirilmesi temel amacımız”
Altun, Türkiye’nin kamu diplomasisi alanındaki çalışmalarının bütünlüklü bir iletişim stratejisi içinde yürütülmesini sağlamak ve bu yolla kurumlar arasındaki iş ve işlemleri koordine etmek üzere Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulunu kurduklarını hatırlatarak, “Türkiye markasının güçlendirilmesi hedefiyle ortaya konulan kamu diplomasisi faaliyetlerinin işbirliği içerisinde, etkin bir eşgüdümle ve herhangi bir mükerrer süreçlere yol açmadan yürütülmesi esastır” dedi.
Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulunun ilk toplantısını 26 Şubat 2020’de yaptıklarını ve bugüne kadar üç toplantı gerçekleştirdiklerini belirten Altun, şunları kaydetti:
“Koordinasyon Kurulumuzun ilk toplantısında Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planının oluşturulmasına ve uygulanmasına katkı sağlamak üzere kültürden çevre ve iklim değişikliğine, eğitimden ekonomik ve ticari alanlara kadar 21 faklı kamu diplomasisi komitesi belirledik. İlk Kurul toplantısında aldığımız kararlarla Kurul üyelerimizin görüş ve önerileri doğrultusunda kamu diplomasisi alanında strateji belgesi hazırlama çalışmalarımıza başladık. Kurulumuzun 6 Temmuz 2021 tarihinde gerçekleştirilen ikinci toplantısında ise Cumhuriyet tarihinin ilk kamu diplomasisi politika belgesi olan Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planımızı ilan ettik. Türkiye’deki kamu diplomasisi aktörlerinin birlikte çalışma kültürünü geliştirecek bir çerçeve çizen ’Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Plnı’nd tnımlnn projelerin takip edilmesi ve etkinliğinin ölçülmesi mcıyl ise ’Kamu Diplomasisi İzleme Sistemi’ni tanzim ederek Türkiye’nin yumuşak güce dayanan uygulmlrını sistemli bir biçimde koordine etmeye yönelik önemli bir adım attık.”
Geçen yıl Aralık ayında gerçekleştirilen Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulu 3. Toplantısı’nda, 2019 yılından bu yana iş birliği halinde yapılan çalışmalar, Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planı kapsamında gelinen nokta ve sonraki süreçlere ilişkin planları ele aldıklarını aktaran Altun, bu toplantıda aynı zamanda KADİZ’e girilen proje ve faaliyetlere ilişkin istatistiki veriler ve analizleri içeren KADİZ İlerleme Raporu’nu Kurul üyeleriyle paylaştıklarını söyledi.
“KADİZ’e girişi yapılan proje sayısı yüzde 200 oranında arttı”
Kamu Diplomasisi alanında bugüne kadar gerçekleştirdikleri çalışmalara ilişkin bilgi veren Altun, şunları kaydetti:
“Kitap ve dergi formatında geçen yıl 63 basılı yayınımız varken, bu yıl bu sayı 106’ya ulaşmış durumda. 2023 yılı içerisinde 27 panel, sempozyum ve yuvarlak masa toplantısı yaptık ve 1 uluslararası forum organize ettik. Bağlı kurum ve kuruluşlarla toplamda 200’e yakın bu bağlamda uluslararası toplantı hayata geçirdik. Kamu diplomasisi bağlamında somut, etkin toplantılar, faaliyetler hayata geçirmiş olduk. 2023 yılı içerisinde 3 ülke ile uluslararası anlaşma imzaladık ve uluslararası işbirliği sayımızı 16’dan 19’a çıkardık. Yine bu kapsamda ABD, Katar ve Suudi Arabistan’a çalışma ziyaretleri gerçekleştirdik. KADİZ’de ise bugüne kadar 59 kurumdan 320 moderatör ve 594 kullanıcı olmak üzere 914 kayıt oluşturulmuştur. KADİZ sistemine toplamda 6 bin 150 proje girişi yapılmıştır. Geçen sene KADİZ’e girişi yapılan proje sayısı 2 bin 172 iken bu sene yaklaşık yüzde 200 oranında bir artışla sayının 6 bin 150’ye ulaştığını görüyoruz. Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planı kapsamında kurumlarımızın 156 farklı ülkede kamu diplomasisi faaliyeti gerçekleştirdiğini görüyoruz.”
Altun, KADİZ’in kamu diplomasisi faaliyetlerinin farklı boyutlarıyla kayıt altına alınması ve değerlendirilmesi, kamu diplomasisine ilişkin bilgi, birikim ve tecrübe paylaşımının artması, kurumlarda kamu diplomasisine ilişkin farkındalığın geliştirilmesi bağlamında çok önemli bir işlev gördüğünün altını çizdi.
“Türkiye markasının hak ettiği yerde olması ve daha da güçlenmesi için çalışmalarımıza devam edeceğiz”
Sisteme dair bilgi ve tecrübe aktarımı konusunda paydaş kurum ve kuruluşlarla her düzeyde etkin bir koordinasyon içinde çalıştıklarını belirten Altun, ulusal düzeyde kamu diplomasisi faaliyetlerinin profilinin çıkarılabilmesi ve geleceğe dönük daha başarılı bir strateji oluşturulması için KADİZ’in kullanımını hayati gördüklerini vurguladı.
Elbette Türkiye markasını güçlendirmek birinci hedefimiz. Bu hedef doğrultusunda kamu diplomasisi çalışmalarımız her şeyden önce doğru ve etkin enformasyon sağlamak, iletişimi stratejik bir akılla gerçekleştirmek ve ülkemiz sahip olduğu akıllı güç potansiyelini ve en üst düzeyde kullanmak üzere hayata geçirilmeye çalışılmaktadır.
KADİZ’e bugüne kadar veri girişi gerçekleştiren tüm kurumlara teşekkür eden Altun, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz, Türkiye markasının hak ettiği yerde olması, daha da güçlü bir marka haline gelebilmesi için etkin bir şekilde çalışmalarımıza devam edeceğiz. Burada bu çalışmaları koordine etmek suretiyle, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin uluslararası alanda hak ettiği konumda yer alması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Biz, tüm paydaş kurum ve kuruluşlarımızın faaliyet görünürlüklerinin arttırılması, Türkiye’nin tanıtım siyasetine katkı sunulması ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi noktasında sonuna kadar iş birliğine açığız. Bu noktada kurumlarımızı desteklemek için de elimizden gelen her türlü gayreti ortaya koyuyoruz, koymaya da devam edeceğiz. Önümüzdeki yıl yine tüm paydaş kurum ve kuruluşlarımızla birlikte hazırlayacağımız yeni strateji belgemiz rehberliğinde kamu diplomasisi faaliyetlerimizi ileriye taşıyacağız. Kamu diplomasisi alanında vatandaşlarımızı etkin birer aktöre dönüştüreceğine inandığımız, deprem nedeniyle ertelediğimiz ’Vatandaş Diplomat’ projemizi bu yıl içerisinde hayata geçireceğiz.”
“İstişare mekanizmasını işleteceğiz”
Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulu olarak yılda bir defa bir araya gelmeye devam edeceklerini ifade eden Altun, böylelikle hem Strateji Belgesinin uygulama sürecinin takip edileceğini hem de kamu diplomasisi alanında istişare mekanizmasını işleteceklerini söyledi.
Altun, kamu diplomasisinin önemine işaret ederek, şunları kaydetti:
“Kamu diplomasisi alanının, bütün kurum ve kuruluşlarımızın mevcut potansiyelleriyle, kabiliyetleriyle, imkanlarıyla katkı verdikleri sürece, çok daha güçlü bir alan olacağını, büyük ve güçlü Türkiye’nin küresel konumunu pekiştireceğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda biz, koordinasyon vazifemiz çerçevesinde bu süreci izleme vazifemizi sürdüreceğiz. Umuyorum bu süreçte devletimizin kamu diplomasisi faaliyetleri daha da kökleşecek, kurumsallaşacak.”
Altun’un konuşmasının ardından, kurul üyeleri de söz alarak kamu diplomasisi alanda yaptıkları çalışmaları aktardı.
“Türkiye küresel alanda bir aktör”
Öte yandan Altun, toplantının kapanışında ise kamu diplomasisi alanında eşgüdüm halinde hareket emenin yürünen yolu nitelikli, üretilen işleri daha güçlü hale getireceğini vurguladı.
Türkiye’nin uluslararası alanda kamu diplomasisi alanında güçlü bir kabiliyete sahip olduğunu belirten Altun, bu kabiliyeti daha da öteye taşıma ve potansiyeli daha da geliştirme noktasında daha fazla gayret ve işbirliğine ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin krizlerle aynı zamanda da fırsatlarla dolu bir coğrafyada bulunduğunu ifade eden Altun, şunları kaydetti:
“Bugün Türkiye’nin son 21 yıldan beri sürdürdüğü dış politikada bir yandan ekonomik entegrasyon kuşağı oluşturma, diğer yandan çevresindeki krizlerin çözümüne katkıda bulunurken aynı zamanda da bu krizlerden Türkiye adına istifade etme gayretleri devam ediyor. 2020 yılından itibaren çevremizde yaşanan, dünyada yaşanan krizler Türkiye’nin önemini bütün dünya kamuoyuna çok açık ve net bir şekilde göstermiş durumda. Türkiye, bütün meydan okumalara, güçlü sınamalara rağmen ekonomisinde doğru adımlarla yürümeye devam ediyor. Bu noktada Türkiye bir müttefik, bir ekonomik aktör, çekim merkezi olarak yol yürümeye devam ediyor. Öte taraftan Sayın Cumhurbaşkanımızın yürüttüğü lider diplomasisiyle krizlerin çözümü noktasında Türkiye etkin bir arabuluculukla küresel alanda bir aktör olarak varlık gösteriyor. Burada birçok uluslararası aktörle Cumhurbaşkanımızın diyalogunu sürdürebilmesi, etkin bir diplomasi faaliyeti yürütebilmesi en önemli imkanlarımızdan bir tanesi. Türkiye’nin genel anlamda sahip olduğu güçlü liderlik ve siyasi istikrarla birlikte biz, bu krizli bölgede ve dünyada bir etkin varlık gösterebilme imkanına sahip oluyoruz. Bu imkan, hiç kuşkusuz bizim kamu diplomasisi faaliyetlerimizde kendisine referans verdiğimiz en güçlü kaynağımız.”
“Stratejik iletişim kampanyaları önemli”
Türkiye’nin akıllı güç potansiyelini kullanma noktasında bütün kurumların faaliyetlerini ve vizyonlarını daha da uluslararası hale getirmesinin önemine işaret eden Altun, “Çünkü Türkiye artık lokal bir aktör değil, artık küresel bir aktör olma noktasında, etkin bir bölgesel güç olmanın ötesinde küresel bir oyuncu olma noktasında güçlü adımlar atan bir ülke. Bize fırsatlarını sunan, bu noktada daha cömert davranan bölgelerde, Asya, Afrika, Kafkasya, Balkan coğrafyalarında kurumsallaşma adımları atmak, daha kalıcı faaliyetler ortaya koymak yapmamız gereken önemli bir iş.” diye konuştu.
Altun, geçici ya da gündelik politikalarla değil, daha uzun vadede nesilden nesile aktarılacak kurumsallaştırıcı işler yapmanın önemli olduğunun altını çizerek, şunları kaydetti:
“Bu çerçevede son 20 yılda birçok kurum oluştu. Bu kurumlarımızın her biri esas itibariyle bu coğrafyalarda kalıcı kurumsallaşma özelliği olan işler yapmaya dönük kurumlar. Bu kurumların ortak paydasında kamu diplomasisi yer alıyor. Ve biz bu noktada kamu diplomasisi faaliyetlerini çok önemsiyoruz. Diğer taraftan daha çok meydan okumayla karşılaştığımız batı ülkelerinde de bizim uluslararasılaşma siyasetimize uygun olarak çok daha etkin adımlar atmamız gerekiyor. Bir yandan bu bölgedeki stratejik aktörlere yatırım yapmamız yine kamu diplomasisi bağlamında stratejik iletişim kampanyaları yürütmemiz kuşkusuz son derece önemli. Burada bütün bu faaliyetleri bütünleyecek şekilde lobi faaliyetlerine destek olmak son derece önemli. Esas itibariyle batı dünyasında, daha çok meydan okumayla karşı karşıya kaldığımız bölgelerde, ülkelerde yapılacak olan bu çalışmalar, aslında her bir kurumumuzun katkı sunacağı çalışmalar.”
“Türkiye’nin aracı haline getiririz”
Kamu diplomasisi faaliyetlerini yürütürken kamu, özel sektör ve sivil toplum işbirliğinin önemsenmesi gerektiğinin altını çizen Altun, buna yatırım yapılık, bu yapılar arasındaki eşgüdümün sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
Altun, Özellikle kamu kurumlarına çok fazla rol düştüğüne işaret ederek, “Bu eşgüdümü sağlama noktasında kamu kurumlarının, sivil toplumu ve özel sektörü teşviki çok daha hayati bir unsur. Bu anlamda aradaki mesafelerin kısaltılması, daha nitelikli işbirliklerinin teşvik edilmesi kamu kurumlarının doğru adımlarıyla mümkün olabilecektir. Bu da aslında bizim yine kamu diplomasisi faaliyetlerini güçlendirecek önemli bir unsur” diye konuştu.