Yunus Emre Enstitüsünce oluşturulan ve Türk kültürünün değerlerini anlatan “Türk Kültürünün ABC’si” kitabı tanıtıldı. Dört dile çevrilerek Türk Kültürünü uluslararası arenada tanıtacak olan eseri anlatan Enstitü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, “Kültürümüzü bütün dünyaya ile paylaşmamız gerekiyor. Bu eserle Türkleri daha iyi anlama, daha iyi kavrama fırsatları olacak” dedi.
Türkiye’nin zengin kültürel miras birikimini edebiyattan sinemaya geleneksel el sanatlarından gastronomiye kadar geniş bir yelpazede uluslararası arenaya taşımaya yönelik çeşitli projeleri hayata geçiren Yunus Emre Enstitüsü, çalışmalarına bir yenisini ekledi. Türk kültürünü farklı perspektifleriyle kapsamlı bir şekilde tanıtan eşsiz bir kaynak özelliğine sahip “Türk Kültürünün ABC’si” adlı eser, enstitüce Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yıl dönümüne yönelik özel olarak hazırlanan basılı yayınlarının arasındaki yerini aldı. Eserin tanıtımı ise, İstanbul Modern Sanat Müzesinin ev sahipliğinde gerçekleştirilen bir etkinlikle yapıldı. Tanıtım programına, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Yunus Emre Enstitüsü Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ayşe Melek Özyetgin, İstanbul Esenyurt Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi Levent Özyurt, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hanife Koncu, “Türk Kültürünün ABC’si” adlı eserin editörü Prof. Dr. Şaban Köktürk, eserin yazarları, Yunus Emre Enstitüsü Kültürel Diplomasi Akademisi eğitmenleri, akademisyenler ile çok sayıda davetli katıldı. Enstitü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, bir ülkeyi millet yapan unsurun ortak hafıza olduğunu, “Türk Kültürünün ABC’si”nin de bu ortak paydayı oluşturmayı amaçladığını söyledi.
“Eserin birinci amacı ortak hafızayı oluşturmak”
Eser hakkında bilgi veren Prof. Dr. Şeref Ateş, “Yaşadığımız coğrafyada ve ülkemizde, özellikle kültürel farkındalık her zaman her insanda yeterince mevcut değil. O açıdan biz istedik ki ortalama bir üniversite öğrencisi, lise talebesi ya da herhangi bir insan, içinde yaşadığı toplumu tanısın. Günlük yaşamımızda edebiyatımız, şiirimiz, mizahımız, kültürümüz, bizi diğer toplumlardan farklı kılan özelliklerimiz, mimarimiz, günlük hediyeleşmemiz bütün bunların bir anlamda özetini çıkarttık. Kendi alanlarında çok değerli bilim sanat insanları, kendi bölümlerini hazırladı. Bunların görselleriyle birlikte bir eser oluşturduk. Çünkü ortak hafıza bir ülkeyi bir millet yapar. Hangi filmleri izlemişiz, hangi kitapları okumuşuz, hangi yemekleri yemişiz bunlar bizim kim olduğumuzu anlatır. Birinci hedef kitlesi Türkiye içerisindeki bu ortak paydayı oluşturmak” dedi.
Türkiye’yi ziyaret eden turistler için kılavuz olacak
Bu eser sayesinde Türkiye’yi ziyaret eden turistlerin Türk kültürünü daha hızlı ve sağlıklı bir şekilde tanıma fırsatı bulacaklarını belirten Ateş, “İkincisi de; Türkiye, bütün dünya ile irtibatı olan, özellikle de turist bakımından ilk 10’da yer alan bir ülke. Türk kültürünün bütün unsurlarını içinde barındıran bu eserle tanıştıklarında Türkleri daha iyi anlama, daha iyi kavrama fırsatları olacak. Onun için ikinci hedef kitlesi de yabancılar. Biz kendi imkanlarımızla 100 yıldır bugünlere geldik. Bundan sonra artık bu kültürü bütün dünyaya ile paylaşmamız gerekiyor. Yunus Emre Enstitüsü olarak 100’üncü yılda biz artık bütün dünyayı bu ortak değerlerimizle, kültür ağlarıyla örüyoruz. “Türk Kültürünün ABC’si” de buna hizmet eden önemli bir kitaptır” diye konuştu.
Ateş’in ardında eserin yazarları da kürsüye çıkarak konuşma gerçekleştirdi. Konuşmalarında ardından düzenlenen imza töreninde “Türk Kültürünün ABC’si” eseri yazarlarının imzalarıyla davetlilere hediye edildi.
İngilizce, Fransızca, Rusça ve Arapça’ya da çevrilecek
Ayrıca, “Türk Sanatı ve Mimarisi”, “Türk Sanatının Tarihsel Gelişimi”, “Türk Kültürünün Hâkimiyet Alanında Gelişen Mimarlık”, “Türk Müziğinin Tarihi ve Karakteristik Özellikleri”, “Modern Türkiye’nin Müziği”, “Türk Mutfak Kültürü Mirası”, “Türklerde Giyinme Kültürü”, “Türk Edebiyatının Önemli Dönemleri ve Eserleri”, “Türk Dünyasının Özel Gün Kutlamaları ve Gelenekleri”, “Türk Sineması” ve “Türk El Sanatları” olmak üzere 15 ilgi çekici başlıktan oluşan eserin İngilizce, Fransızca, Rusça ve Arapça dillerine çevrilerek tüm dünyadan okuyucuların ilgisine sunulduğu öğrenildi.