Bitlis’in Tatvan ilçesinde bulunan İncekaya Mağaraları, bölgedeki Bapir-i Kal Türbesi ve Urartulardan kalma tarihi yapılarla birlikte doğa ve tarihin iç içe geçtiği eşsiz bir manzara sunuyor.
Urartu dönemine ait kalıntıların bulunduğu bölgede, kayalara oyulmuş mağaralar dikkat çekerken, ziyaretçiler hem tarihi izleri takip ediyor hem de bölgenin doğal güzelliklerine tanıklık ediyor. Mağaraların yakınında bulunan ve halk arasında Bapir-i Kal olarak bilinen alim türbesi ise manevi atmosferiyle öne çıkıyor. Ziyaretçilerine hem kültürel bir yolculuk hem de doğayla baş başa kalma imkânı sunan bölge, özellikle doğa yürüyüşü ve fotoğraf tutkunlarının ilgisini çekiyor. Bölge halkı, bu tarihi ve doğal zenginliğin turizme kazandırılması gerektiğini belirtiyor. İncekaya bölgesi, tarihe meraklı gezginler ve huzurlu bir doğa yolculuğu arayanlar için keşfedilmeyi bekleyen saklı bir hazine niteliğinde.
Osmanlı dönemi tahrir defterlerinde “Por” adı Ahlat nahiyesinde Müslüman yerleşimi olarak geçtiği görülüyor. Van Gölü sahilindeki sakin koyları, berrak göl suyuyla izcilik, piknik ve yüzme için ideal alanlar oluşturur. Köy çevresinde yer alan mağaralar sit alanı olarak korunurken, doğaseverleri cezbediyor. Tatvan merkezine yaklaşık 20-25 kilometre mesafede olan İncekaya mağaraları Van Gölü kıyı yolu boyunca doğuya doğru devam edildiğinde ulaşılabilir.
Köy sakini Fehim Karahan, “Köyümüzün eski ismi Por, yeni ismi ise İncekaya’dor. Köyümüz çok eski ve tarihi bir köydür. Koylarıyla, mağaralarıyla ve aynı zamanda rivayete göre 1470-1550 yılları arasında yaşayan zatın soyunun Hazret-i Ebubekir’in torunu olan Bapir-i Kal yani Hüseyin Dede Türbesi bulunmaktadır. Günde yüzlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor” dedi.
(ORH-ŞAK-
