Mersinli otizmli genç piyanist Cem Görkem Gündoğdu, Fazıl Say gibi dünyaca ünlü bir piyanist olmanın hayalini kuruyor. Genç piyanist, piyano ezgileriyle görenleri kendisine hayran bırakıyor.
Mersin’de 2,5 yaşında otizm teşhisi konulan 27 yaşındaki Cem Görkem Gündoğdu, küçük yaşlarda almaya başladığı piyano eğitimi ve çok sevdiği müzik sayesinde 17 yıldır piyano çalıyor. Haftada iki gün Mersin Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrasında görevli olarak piyano çalan otizmli genç piyanist, Fazıl Say gibi dünyaca ünlü bir piyanist olmanın hayalini kuruyor. Genç piyanistin sosyal hayatta ve insanlar ile iletişimde yaşadığı zorlukları müzik ve piyano ile aştığını anlatan annesi Ferda Gündoğdu ise Cem Görkem’in duygularını notalara dökerek kendisini ifade ettiğini belirtiyor.
“Fazıl Say gibi dünyaca ünlü bir piyanist olmak istiyorum”
10 yaşından beri piyano çalan genç piyanist Cem Görkem Gündoğdu, “27 yaşındayım. Piyano çalmayı çok seviyorum. Çok güzel hissediyorum. Daha çok yabancı parçaları çalmaktan hoşlanıyorum. Klasik ve Sonat tarzların yanı sıra Mozart, Beethoven, Chopin çalmaktan hoşlanıyorum. Ama daha çok Sonat çalıyorum. Fazıl Say gibi dünyaca ünlü bir piyanist olmak istiyorum. Bunun için elimden geleni yapmaya devam ediyorum” dedi.
Tiyatrodan hoşlanmadı, piyanoya yöneldi
Cem Görkem’in piyano çalmaya başlangıç hikayesini anlatan annesi Ferda Gündoğdu da “İlk başlarda hiç böyle bir düşüncemiz yoktu. Tiyatro gibi farklı alanlara yönlendirdik. Fakat Cem Görkem tiyatrodan hoşlanmadı. Ben o sırada gittiğimiz kurs yerindeki piyanoyu gördüm ve hocasına bu alana yönlendirmek istediğimi söyledim. Bu şekilde başladı. Birkaç ay geçtikten sonra hocası çok yetenekli olduğunu, devam etmemiz gerektiğini söyledi ve biz de bırakmadık” şeklinde konuştu.
“Çocuklarımızın toplumda görünür olmaları için çok fazla uğraş veriyoruz”
Cem Görkem’in 17 yıllık piyano serüveninde birçok zorluğu birlikte aştıklarını belirterek otizme yönelik aile desteğinin önemine yönelik uyarılarda bulunan Ferda Gündoğdu, “17 yıl tabi ki zorlu da geçti. Çok kolay bir süreç değildi. Çünkü bizim çocuklarımızın toplumda yer alması için ve görünür olmaları için çok fazla uğraş veriyoruz. Müzik bu anlamda çok güzel bir yol. Ben o yüzden de devam etmesini istedim aslında. Bizim çocuklarımız iletişimde çok zorlanıyorlar ama müzik bunun için çok güzel bir araç. Hocasıyla ders yaparken iletişim kuruyor ve bu aynı zamanda bir terapi niteliğinde de oluyor. Bu anlamda çok güzel. Biz bunu aşabildik biraz müzik sayesinde. Sınırlılar, kendi içlerine kapanıklar ama müzik onu açıyor, daha sosyalleştiriyor ve iletişim kurmaya zorluyor. Duygularını notalara dökerek kendini bu şekilde ifade ediyor Cem Görkem” ifadelerini kullandı.
“Başka bir öğrenci ile birkaç ayda katettiğimiz yolu Cem Görkem ile yarım saatte kat ediyoruz”
Cem Görkem’in müzik yolculuğu sürecinde 6 yıldır birlikte çalıştıklarını kaydeden Piyano Eğitmeni Jala Hacıyeva ise “Pandemi zamanında tanışmıştık. Biz Cem Görkem’le tanıştığımızda müzikte zaten çok ileri bir seviyedeydi. Çünkü 17 yıldır zaten piyano çalıyor. Biz Cem Görkem’le aramızdaki iletişimi doğru bir şekilde sağlayarak onu bir üst seviyeye taşımayı amaçladık ve bunu da başardığımızı düşünüyorum. Çok özel bir öğrenci olduğu için doğru bir iletişimle ilerlemek gerekiyor. Tabi ki zaman zaman zorlu süreçlerimiz oldu. Bazen parça seçimlerinde çalmak istemediği parçalar oluyor ancak o beni, ben de onu çok sevdiğim için her zaman bir ortak noktada buluşuyoruz” diye konuştu.
Cem Görkem’in gelişim sürecinin diğer öğrencilerden çok daha farklı bir şekilde geliştiğini aktaran Hacıyeva, “Hem iletişimsel olarak, hem zeka olarak hem de yetenek ve başarı olarak çok farklı. Örnek veriyorum ben başka bir öğrenciyle birkaç ayda kat ettiğim yolu Cem Görkem ile yarım saat, bir saat gibi sürelerde kat ediyoruz. Çalışması için herhangi bir parça verdiğim zaman çok kısa bir zamanda onu bana deşifre edip verebiliyor” dedi.
