Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Milletin imanına, ameline, kutsalına düşmanlığı, aydınlık kılıfı altında topluma dayatanların borusu hamdolsun artık eskisi kadar rahat ötmüyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sebilürreşad Kültür ve Sanat Merkezi Açılış Programına katıldı.
Sebilürreşad’ın bir asrı aşkın vakittir yapmaya çalıştığının, Kur’an-ı Kerim’de buyrulan “Hiç karanlık ile aydınlık bir olur mu?” ayetinin içini doldurduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Konfüçyüs’a önemli bir devlet görevine getirilmesi halinde ilk ne yapacağı sorulduğunda, ‘Önce her şeye adını bildirirdim’ dediği rivayet edilir. Batı sömürgeciliğine, katliamlarına, hırsızlıklarına, haksızlıklarına kılıf uydurmakta çok mahirdir. Öyle ki siyasi, ekonomik, askeri, teknolojik tahakkümüne zemin hazırlamak için her birimizin dünyasını kendi kavramlarıyla inşa etmenin yollarını da bulmuştur. İsrail’in Gazze’de uyguladığı zulmü bile insan hakları, demokrasi, özgürlük, güvenlik ve diğer tüm parıltılı kavramlarla meşrulaştırmak için kullananlar bunlar değil mi? Kendi güvenlikleri ve refahları için dünyanın geri kalanını yoksulluğa, kargaşaya, çatışmaya sürükleyen kan ve ateşe boğan bunlar değil mi? Her şeyi yuttuğu halde doymayıp daha yok mu diyen cehennemin aradıkları da bunlar olsa gerek. Öyleyse bize düşen vazife, tıpkı bir asır önce sıratı müstakim ve Sebilürreşad’ın yapmaya çalışıldığı gibi kendi medeniyetimizin peşinden gitmek, kendi kavramlarımızı inşa etmektir. Bu cendereden ancak o şekilde çıkabiliriz” ifadelerine yer verdi.
“Milletin kutsalına düşmanlığı aydınlık kılıfı altında topluma dayatanların borusu eskisi kadar ötmüyor”
Peyami Safa’nın 60 yıl önce söylediği, “Bu çağ, umumiyetle küçük solukların ve sabırsızlığın çağıdır. Koşmayı yürümeye tercih eden genç, okuduğundan fazla yazmayı, düşündüğünden fazla hüküm vermeyi, aradığından fazla bulmayı tercih eder” sözünü hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye uzunca bir süre aydın despotizmi altında işte böyle bir cehli mürekkep zulmüne maruz kalmıştır. Milletin imanına, ameline, kutsalına düşmanlığı, aydınlık kılıfı altında topluma dayatanların borusu hamdolsun artık eskisi kadar rahat ötmüyor. Bize binlerce yıl öncesinden işaret gönderen kadim atalardan Selçuklu’ya ve Osmanlı’ya kadar bu topraklardaki bize ait tüm izleri yok sayıp kendilerine başka kökler arayanların safsataları artık müşteri bulunuyor” diye konuştu.
“Artık hiç kimse bu millete cehaleti erdem diye dayatamayacak”
Son 30 yılda belediyelerde ve 21 yılda hükümette hayata geçirilen projelerin kazanımlarına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık hiç kimse bu ülkede karanlığı aydınlık diye pazarlayamayacak, bu millete cehaleti erdem diye dayatamayacak. Artık hiç kimse bu ülkeye bu millete kaybettiğini yanlış yerde aratamayacak. Ataların, ‘Yetik kaybedildiği yerde aranır’ sözüne kulak vererek yönümüzü kendi köklerimize döndük. Bugün defalarca rahmetle yâd ettiğimiz Mehmet Akif’in en büyük özelliği, ümidi asla kaybetmemesi, sebatı, azmi, kararlılığı elden bırakmamasıydı” dedi.
Oğuzhan Halil Özbek – Mehmet Kalay