Kışın kapalı alanlarda geçirilen sürenin artmasıyla birlikte kırmızı göz hastalığının görülme sıklığının arttığını belirten Op. Dr. Tuncer Güney, “Viral konjonktivitler; toplu taşıma, okul-kreş, hastane, yurt gibi yerlerde hızla yayılabilen önemli bir halk sağlığı problemidir. Gözlerde kızarıklık, kanlanma, göz kapaklarında şişlik, sulanma, çapaklanma, yanma, batma, ağrı, kirpiklere yapışan iltihap, beyaz zar oluşumu, ışığa karşı hassasiyet, gece boyunca gözden akıntı gelmesi görülebilir” dedi.
Medipol Üniversitesi Çamlıca Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Tuncer Güney, kırmızı göz hastalığı ya da göz iltihabı olarak da bilinen konjonktivit hakkında önemli uyarılarda bulundu. Op. Dr. Güney, “Konjonktivit göz küresi ve göz kapakları iç yüzeyini örten konjonktiva adı verilen zar tabakasının iltihaplı enfeksiyonudur. En sık kırmızı göz nedeni olan konjonktivitlerin birden çok nedeni bulunmaktadır. Bu nedenler arasında enfeksiyöz dediğimiz viral, bakteriyel, mantar veya parazitler, göz kuruluğu, göze yabancı cisim kaçması, kimyasal yaralanma ve travmalar ya da alerjik nedenler (polen, toz, evcil hayvan tüyleri vs.) bulunabilir” diye konuştu.
“Kızarıklık, çapaklanma, ağrı ve göz kapaklarında şişme görülebilir”
Enfeksiyona bağlı gelişen kırmızı göz hastalıkları arasında adenoviral konjonktivitin salgına neden olabildiğini belirten Op. Dr. Güney, şöyle devam etti:
“Adenoviral konjonktivit en bulaşıcı, en uzun süreli ve şiddetli seyreden bir tiptir. Havaların soğuması, kapalı alanlarda geçirilen sürenin artması ile viral solunum yolu hastalıkları ve konjonktivitlerde beraber ya da ayrı ayrı artış görüyoruz. Viral konjonktivitler; toplu taşıma, okul-kreş, hastane, yurt gibi yerlerde hızla yayılabilen önemli bir halk sağlığı problemidir. Genellikle belirtiler bir anda başlar ve grip/nezle gibi üst solunum yolu hastalıkları ile birliktelik gösterir. Çoğunlukla aile içi, yakın çevre, iş yeri ya da okulda benzer şikayetleri olan kişiler vardır. Gözlerde kızarıklık, kanlanma, göz kapaklarında şişlik/ödem, sulanma, çapaklanma, yanma, batma, ağrı, kirpiklere yapışan iltihap, beyaz zar oluşumu, ışığa karşı hassasiyet, gece boyunca gözden akıntı gelmesi ya da nadiren de olsa gözden kan gelmesi görülebilir.”
“Görme kaybına kadar götürebilir”
Op. Dr. Tuncer Güney, adenoviral konjonktivitin kişiden kişiye farklı seyrettiğine dikkati çekerek, şu bilgileri verdi:
“Hastalığın hızla yayılmasının nedeninin altında virüsün bulaştığı yüzeylerde haftalarca kalabilmesi sebebiyle bulaş ihtimalinin yüksek olması, damlacık yoluyla havadan bulaşabilmesi ve virüse yakalanan kişinin belirti vermeden önce virüsü yaymaya başlamasıdır. Her hastalık gibi adenoviral konjonktivit de kişiden kişiye farklı şiddette ve sürelerde seyreder. Çoğunlukla 1 ila 2 haftada hastalık belirtileri sorunsuz iyileşiyor ama bir grup hastada kornea tutulumuyla tablo ağırlaşarak 1 ila 3 ay kadar sürebiliyor ve görme kayıplarına neden olabiliyor. Diğer viral konjonktivitler daha hafif ve daha kısa süreli seyredebiliyor. Bu dönemlerde viral konjonktivit şikayetleri ile hastanelere başvurularda bir patlama gözlemlemekteyiz. Göz kızarıklığı olduğu zaman bunu hafife almadan hastalığın tanısı, tedavisi, hafif ve kontrollü atlatılması, bulaşların önlenmesi için göz doktoru muayenesi ve önerilerine uyulması şarttır. Bütün bulaşıcı hastalıklarda olduğu gibi maske kullanımı, el yıkama, mesafe kontrolü ve gerektiğinde izolasyon hastalığın yayılmasını önlemede en önemli tedbirler arasındadır.”
