Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Gazzeli çocukların çizdiği resimlerden oluşan “Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar Sergisi”ni ziyaret etti. Sergide duygu dolu anlar yaşadığı görülen Erdoğan, “En temel hakları olan yaşam hakları elinden alınan Filistinli çocukların seslerini daha fazla duyurmak, onların yaşadıkları acıyı daha fazla görünür kılmak zorundayız. Bu zulmün son bulması için dünyayı bir an önce harekete geçmeye çağırıyor ve Türkiye olarak bu yönde yoğun çaba harcıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen “Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar Sergisi”, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın katılımıyla Taksim Meydanı’nda açıldı. Gazzeli çocukların yaptığı eserlerden oluşan sergiye Emine Erdoğan’ın yanı sıra, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve İstanbul Valisi Davut Gül de katıldı.
“Filistinli çocukların seslerini daha fazla duyurmak zorundayız”
Sergiyi incelerken duygu dolu anlar yaşayan Emine Erdoğan, 7 Ekim’den bu yana Filistin’de yakın tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şiddet yaşandığını belirterek, İsrail’in tüm dünyanın gözü önünde Filistin halkı üzerine kurşun ve bombalar yağdırdığını ve bu durumdan en çok siviller, özellikle de kadınlar ve çocukların etkilendiğini ifade etti. Gazze’de 7 Ekim’den bu yana hayatını kaybedenlerin 9 bine yakınını çocukların oluşturduğuna işaret eden Erdoğan, “Şifa Hastanesinde çalışan bir doktorun ’en zor şey ölmüş küçük bir bebeğin vücuduna ‘meçhul bebek x’ yazmak’ şeklindeki sözleri, Gazze’deki çocukların maruz kaldığı vahşeti çok iyi anlatmaktadır. Bu sergi de aslında bize Gazzeli çocukların yaşadıklarını, duygularını en yalın şekilde anlatıyor. Onların çektikleri acı aslında kalemlerine, resimlerine yansıyor. 2009 yılında İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz Filistin’de Barış İçin Kadınlar Toplantısı’nda konuşmamı televizyondan takip eden Gazzeli Maysa Yousuf’un, ’Sayın Hanımefendi, gözyaşlarınız bize ulaştı’ notuyla yaptığı resim de beni gerçekten çok etkiledi. ’Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar Sergisi’nin de Filistinli çocukların sesinin dünyaya ulaştırılması bakımından kıymetli bir organizasyon olduğunu düşünüyorum. Herkesi bu masum çocukların barış çağrısına kulak vermeye, onların resimle anlattıkları hikayelerinin gönüllü anlatıcısı, haklı davalarının sözcüsü olmaya davet ediyorum” dedi.
“Resimlerin toplanması ve muhafaza edilmesinden bugüne kadar bu sergide emeği olan herkese kalbî şükranlarımı sunuyorum”
Emine Erdoğan, en temel hakları olan yaşam hakları elinden alınan, gelecek yılları değil yarını bile görüp göremeyeceği meçhul olan Filistinli çocukların seslerini daha fazla duyurmak, onların yaşadıkları acıyı daha fazla görünür kılmak zorunda olduklarını söyleyerek, “Bu zulmün son bulması için dünyayı bir an önce harekete geçmeye çağırıyor ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye olarak bu yönde yoğun çaba harcıyoruz. 15 Kasım tarihinde ’Filistin İçin Tek Yürek Zirvesi’ düzenledik ve dünyaya lider eşleri olarak güçlü bir ateşkes çağrısı yaptık. Söz konusu zirvenin devamı niteliğinde olan sergi ile aynı çağrıyı yeniliyoruz. 2009 yılında ’Uzat Elini Ey İnsanlık’ sloganıyla düzenlediğimiz zirvede gözyaşı dökerek barış çağrısı yaptığımız çocuklar, bugün birer yetişkin olarak savaşın karanlık yüzüyle karşı karşıya ve bugün belki onların çocukları da aynı kaderi paylaşarak İsrail zulmünün mağduru olmuştur. 14 sene önce Filistinli çocuklar için insan onuruna yakışır gelecek diliyorduk. Bugün ise Gazze kimliği belirsiz şehit çocuklar şehri. Gözü, Maysa Yousuf gibi biz de, siz de ve tüm insanlığın vicdanında olan Filistin’in masum çocuklarına adil ve huzurlu bir dünya borçluyuz. 2023 yılında da aynı çağrıları sürdürüyor olmamız ne acı. Filistin topraklarında kalıcı ve sürdürülebilir bir barış inşa etmek için daha kaç neslin feda edilmesini bekleyeceğiz? Bugün yaşanan soykırımı, hesabı görülmeden sonraki nesillere aktarmayı reddediyoruz. Bugün döktüğümüz gözyaşının, söylediğimiz sözün, attığımız her somut adımın Filistinli masumlar için hayati anlamı var. Gözyaşlarımızla birlikte Maysa Yousuf gibi Filistin’in ve insanlığın geleceği olan çocuklara bir gün barışı ve huzuru da Gazze ve Filistin topraklarına ulaştırma ümidini taşıyor, Türkiye olarak, başta insani yardımlar olmak üzere elimizden gelen tüm imkanları seferber ediyoruz” ifadelerini kullandı.
“İsrail’in zulmü artık hiçbir şekilde meşrulaştırılamaz”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun da savaşların ve katliamların en çok çocuklar üzerinde yıkıcı etkisi bulunduğunu belirterek, “Dünyanın sahip çıkmadığı mağdur ve mazlum Gazzeli çocuklar içinse bu durum çok daha yıkıcı. Gazzeli çocukların kendi dünyalarında, küçük kalplerinde ve ruhlarında hissettiklerini küçük parmaklarıyla kağıda döktükleri resimlerden oluşan bu sergi, onların neler yaşadığını ve neler hissettiklerini açık ve net ortaya koyuyor. Bu sergide yer alan resimler İsrail’in zulmünü meşrulaştırma arayışı içinde olanların foyasını da ayan beyan ortaya dökmektedir. İsrail’in zulmü artık hiçbir şekilde meşrulaştırılamaz. Zira bu resimlerde yer alan her bir çizgi, her bir fırça izi ‘iyiyle kötüyü’, ‘masumla zalimi’, ‘haklıyla ve haksızı’ tefrik etmektedir. Bu çizgiler, hiçbir şüpheye yer bırakmaksızın İsrail’in, çocukları ve Filistin’in geleceğini pervasızca hedef aldığını, ağır savaş suçları işlediğini, bir soykırım amacında olduğunu göstermektedir. Bu çizgiler, İsrail’in on yıllardır, insanlığın tanıdığı tüm ahlaki sınır çizgilerini aştığını açık ve net bir şekilde ortaya koymaktadır. Gazzeli kardeşlerimizin, öldürülen masum çocukların haklı davasını savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Elimizde ne kadar imkan varsa, bu zulmün karşısında durmak için kullanıyoruz ve kullanmaya devam edeceğiz. Cumhurbaşkanımızın ’Daha adil bir dünya mümkün’ şiarı doğrultusunda Filistin’deki insanlık dramının son bulması ve kalıcı barışın tesis edilmesi Türkiye olarak en önemli önceliğimizdir” dedi.
Gazzeli çocukların çizdiği 266 eser bulunuyor
Sergi, Gazze’de 2008-2009 yıllarında gerçekleşen Dökme Kurşun Operasyonu sırasında annesinin roketle hedef alınarak şehit edilmesi ve ardından ailesinden 26 kişinin katledilmesine tanık olan 6 yaşındaki Gazzeli bir kız çocuğu olan Mona’nın çizdiği resimden hareketle gazeteci Abdullah Aytekin tarafından başlatılan resim projesini içeriyor. Sergide, Aytekin tarafından toplanarak bugüne kadar muhafaza edilen ve bir kısmı daha sonra yaşanan saldırılarda hayatını kaybeden Gazzeli çocukların çizdiği 266 eserin arasından bir seçki yer alıyor. İsrail’in son saldırılarının ardından hayatını kaybeden gazeteciler ve doktorlar için de sergide özel bir bölüm bulunuyor. Toplam bin 350 metrekarelik bir alana kurulan sergi, Gazzeli çocukların resimlerinden oluşan fiziksel enstalasyonlar ile yine resimlerin orijinallerinin aktarıldığı dijital gösterim bölümlerinden oluşuyor. Bir diğer bölümde ise İsrail’in son saldırılarının ardından şehit olan çocukların eşyaları, savaşı ve yıkımı tasvir eden moloz yığınları sergileniyor.
Gazzeli çocukların çizdiği eserlerden oluşan Kurşun Geçirmez Düşler: Gazzeli Çocuk Ressamlar Sergisi’nin 29 Ocak tarihine kadar ziyarete açık olacağı öğrenildi.